Kiev’in en prestijli iş merkezlerinden birinin üst katındaki ofisinde Mehmet V. Saçaklıoğlu, Ukrayna başkentinin panoramik manzarasının keyfini çıkarıyor. Burası, Türkiye’de onlarca yıllık deneyimi Ukrayna pazarına taşıyan gayrimenkul geliştirme şirketi Bosphorus Development’in yeni yol haritasını çizmek için oldukça uygun bir mekân.
Saçaklıoğlu, Bosphorus Development’in kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevini üstlenmeye benzersiz bir beceri setiyle geliyor. Türkiye’de üç kuşaktır büyüyen aile işinin temsilcisi olarak ülkenin en büyük geliştiricilerinden birini yönetiyor. Öte yandan, yirmi yıldır Kiev’de yaşıyor ve Ukrayna’yı ikinci vatanı olarak görüyor. Artık Türkiye’deki 50 yılı aşkın profesyonel deneyimini ve Ukrayna gerçeklerine dair bilgisini Kiev’de ve ülkenin farklı şehirlerinde devam eden inşaat hamlesine anlamlı bir katkıya dönüştürmeyi hedefliyor.
“Türkiye’deki elli yıllık başarılı tecrübemizi Ukrayna pazarına taşımak ve burada yüksek kaliteli projeler üretmek istiyorum,” diyor Saçaklıoğlu. “Ukrayna gayrimenkul geliştirme pazarına girmek için doğru zamandayız. İş ortamı elverişli, uluslararası standartta konut ve ticari projelere ciddi bir talep var.”
Şirket, Kiev’in prestijli bölgelerinde güçlü bir arsa bankası oluşturdu ve ilk projenin 2021’in son haftalarında başlaması planlanıyor. Takip eden aylarda ise yeni projelerle ivme kazanması bekleniyor.
Saçaklıoğlu’nun ailesi gayrimenkul geliştirme işinde köklü bir geçmişe sahip. Bugün aile şirketi, İstanbul’un en ikonik modern binalarının da yer aldığı yüzlerce projeyle Türkiye’nin ilk on geliştiricisi arasında gösteriliyor.
Ailenin amiral gemisi niteliğindeki projesi, İstanbul’un en prestijli iş merkezinde yer alan Istanbul Tower 205 Levent. 61 katlı, 220 metre yüksekliğindeki bu gökdelen Türkiye’nin en yüksek ofis binası olarak öne çıkıyor. Proje, Burj Khalifa (Dubai) ve One World Trade Center (New York) gibi dünyaca ünlü yapıları da tasarlayan Skidmore, Owings & Merrill (SOM) tarafından geliştirildi.
Ailenin diğer önemli projelerinden biri, dünyanın en büyük üç akvaryumundan biri olan İstanbul Akvaryumu. 40 hektarlık alana yayılan bu dev proje, kamu-özel sektör iş birliği modeliyle hayata geçirildi ve bugün büyük bir turistik cazibe merkezi olarak öne çıkıyor.
Saçaklıoğlu, Ukrayna’daki projelerinde de benzer bir iddiayı ortaya koymayı planlıyor. Türkiye’deki yetkin mimarlık ekibinin yanı sıra, dünyanın önde gelen mimar ve mühendisleriyle iş birliği yaparak Ukrayna pazarını bir üst seviyeye taşımak istiyor. “Ukrayna’da uluslararası mimarlık endüstrisinin en iyi isimleriyle birlikte güzel projeler geliştirmeyi taahhüt ediyoruz. Bu kaliteye bağlılık, ailemizin itibarıyla doğrudan bağlantılı. Bizim için en büyük öncelik bu itibarı korumak ve yükseltmek. Ya kaliteli projeler teslim ederiz ya da hiç etmez.”
Aile geçmişine ek olarak, Saçaklıoğlu Türkiye ile Ukrayna arasındaki yakın ilişkilerin de iyimserlik kaynağı olduğuna inanıyor. “Şu anda Türkiye ile Ukrayna arasında çok iyi bir ilişki var,” diyor. “Kiev’de iş yapmak oldukça rahat. Karadeniz’in karşı kıyısında iyi ortaklar ve dost komşularız. Kiev’den İstanbul’a iki saatten kısa sürede uçabiliyorum, her şey çok elverişli.”
Geleceğe bakıldığında Saçaklıoğlu, Ukrayna’nın büyüme rotasından heyecan duyuyor ve Bosphorus Development’in bu ilerlemenin bir parçası olmasını hedefliyor. Türkiye’de inşaat sektörünün ekonomik başarı hikâyesinde oynadığı rolü bizzat yaşamış biri olarak, aynı gelişimin Ukrayna’da da mümkün olduğuna inanıyor. “Biz Ukrayna’ya inanıyoruz ve ülkenin geleceğine yatırım yapmaya hazırız. Ukrayna’nın büyük bir potansiyele sahip olduğuna inanıyoruz ve bu ilerlemeye katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.”